Samsun'da son haftalarda yaşanan silahlı sokak çatışmaları ile ilgili Samsun Kent Haber'e özel açıklamalarda bulunan Psikolog Mine Aktaş, yaşanan olayların görüntülerini dehşet içinde izlediklerini söyledi.
Samsun'da İlkadım ilçesinde bir kahvehanede silahlı çatışma çıkmış burada kahvehane sahibi öldürülmüştü. Ardından Canik Belediyesi binası önünde bir kişi pompalı tüfekle vurularak öldürülmüş bu olaya ait görüntüler ise tüm Türkiye'ye dehşete düşürmüştü. Samsun'da dün de İlkadım ilçesi Adalet mahallesinde yine sokakta silahlı çatışma çıkarken, bu olayda da iki kişi ölmüştü.
Samsun'da son haftalarda yaşanan bu şiddet olayları ile ilgili Samsun Kent Haber'e açıklamalarda bulunarak durumu değerlendiren psikolog Mine Aktaş, bireysel silahlanmaya acilen sınırlama getirilmesi gerektiğini söyledi.
Samsun'da şiddet olaylarını filmlerde geçen Gotham Cıty'e benzeten psikolog Mine Aktaş, "Samsun Gotham Cıty'e döndü. Samsun'a bir Süperman bir Batman lazım" dedi.
ŞİDDET OLAYLARI NORMALLEŞTİRİLİYOR
Samsun'da yaşanan şiddet olayları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan psikolog Mine Aktaş, Samsun Kent Haber'e yaptığı açıklamada şu sözlerle durum değerlendirmesi yaptı.
"Ne yazık ki bu haberler son olmayacak. Çünkü ilk de değil..
Bu şiddet davranışlarının kökeninde bir çok etken yatabilir. Durumu yaşa göre, şiddeti yapanın ve maruz kalanın cinsiyetine, eğitim durumuna göre değerlendirmek gerek. Medyada şiddet haberleri fazlaca yer alıyor ve haberlerin aşk cinayeti, kıskanç koca cinayeti, namus cinayeti şeklinde romantik bir şekilde sunulması şiddetin normal bir şeymiş gibi anlaşılmasına sebep olabiliyor. Bireyler belirli rolleri ve davranışları örnek alıp benimserler. Buna saldırgan davranışlar da dahildir. Özellikle erkek kimliği toplumumuzda saldırgan bir tipleme ile özdeşleştirilmeye çalışılmaktadır. Bunu medyadaki haberlerin yanı sıra en çok film ve dizi karakterlerinde görmekteyiz.
DİZİLER, ŞİDDET İÇERİKLİ OYUNLAR..
"Dizilerin çoğunda bir veya birkaç saldırgan, sinirli, öfkesi kontrolden çıkmaya yatkın erkek karakter bulunur. Toplumdaki insanlar, özellikle genç erkekler bu saldırgan tavır ve sözleri örnek alıp benimserler. Bu da şiddetin yaygınlaşmasına neden olmaktadır. Ve erkek erkil toplumda bu normelleşmeye başlıyor. Öfke kontrolü yerine iyice kontrolsüzlük başlıyor. Son zamanlarda yapılan bilimsel araştırmalar şiddet içeren oyunların, özellikle online oynanan şiddet oyunlarının gençlerde agresif davranışlara yol açtığını göstermektedir. Online sanal oyunlarının gelişmesiyle birlikte gençler buradaki şiddetle ve şiddet uygulayan karakterlerle gittikçe daha fazla özdeşim kurup onlardan daha fazla etkilenmektedirler.
İnsanların çoğu şiddete meyilli olan kişilerin silah taşıdığını ve silahla şiddet uyguladığını zannederler. Oysaki araştırmalar tam tersini söylemektedir. Yani ‘Çehov’un silahı’ olarak bilinen sahnede duvarda, tüfek varsa veya oyuncunun belinde silah varsa patlamalıdır kuralı toplumsal alanda da geçerlidir. Silahlanma ne kadar fazlaysa, bu silahlar o kadar çok kullanılır. Yani bireyler saldırgan oldukları için silah almazlar, bilakis silahlandıkları ölçüde saldırganlaşırlar. O nedenle bireysel silahlanmaya da sınır getirilmesi gereklidir."
Kaynak:SamsunKentHaber.com.tr- SamsunKentHaber'de yer alan özel haberler telif kanununa tabidir. Hiç bir koşulda kaynak gösterilse dahi başka yayın organlarında yayınlanamaz