Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Samsun'da AK Parti Bafra 6'ıncı Olağan Kongresinde yaptığı konuşmada, Afrin'e girmeyin diyen ABD, Suriye, İsrail ce CHP'yi eleştirdi.
Samsun'da konuşan Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Türkiye'nin dışarıdan terör belası ile karşı karşıya getirildiğinin söyleyerek, Afrin'de devam eden Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
AK Parti Bafra İlçe Kongresinde Türkiye'nin terör saldırılarıyla yıpratılmak istendiğini ancak bu sorunu da milletin ve devletin çözdüğünü dile getiren Bakan Ahmet Demircan, sözlerine şöyle devam etti:
"Şimdi Türkiye dışarıdan bir terör belasıyla karşı karşıya getirildi. Sınırlarımız tehlike altında, saldırılar devam ediyor. Türkiye uluslararası anlaşmalardan doğan hakkını ve yetkisini kullanarak müdahale etti Cerablus'a, Azez'e ve şimdi geldi Afrin'e. 'Afrin'de ne işiniz var?' diyor birileri. Düşünebiliyor musunuz? 'Girmeyin' diyor Afrin'e. Kim 'girmeyin' diyor Afrin'e? Amerika diyor, Suriye, İsrail, PKK, PYD diyor girmeyin ama ne hazindir ki Türkiye'de bir ana muhalefet partisi var o da 'girmeyin' diyor. Bu ne garip manzara. Bunu anlayabiliyor musunuz? Bunun anlaşılır tarafı var mı? Var aslında, var. Bunu millet anlıyor elbette. Cevabı veriyor mu? Veriyor. İşte şu salona baksınlar, işte şimdi sandıklar patlayacak, 2019'a baksınlar. Elbetteki millet buna cevap verecek. Biz Afrin'de milletin verdiği talimatı, emri yerine getiren, hükümetimizin vermiş olduğu görevi yerine getiren, Cumhurbaşkanımızın önüne koymuş olduğu hedefe doğru yürüyen bu aziz orduyu alkışlıyoruz. Elbetteki şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Gazilerimize uzun, bereketli, hayırlı ömürler diliyoruz." dedi.
Konuşmasında 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgilide açıklamalarda bulunan Ahmet Demircan, hain girişimin yapıldığı gece milletin bayrağına ve bağımsızlığına sahip çıktığını dile getirerek şöyle konuştu.
"Ben 1960 darbesini hatırlıyorum 6-7 yaşlarında bir çocuktum. 1971'i çok iyi hatırlıyorum. 1971'de bir muhtıra ile Türkiye'de siyasete müdahale edildi. 1971-80 arasında Türkiye bir kardeş kavgasının içinde çekildi. Sağ, sol kavgası. Gençler her gün toprağa düşüyordu. Onu da gördük. 1980'de bir darbe daha oldu. 1990'larda siyasete atılmak nasip oldu. 1995 seçimlerinde milletvekili seçildim. 1996'da bakan olmayı nasip etti Cenabıhak. Bir yıllık bir hükümetin altı ayını şeytan taşlamaktan salavat getiremedik. Aslında altı ay çalıştık. Sürekli üzerimize gelindi ve 28 Şubat süreci darbesini fiilen yaşadım."